Drama, diyalog ve performans sentezi ile kurulan kurgusal bir dışa
vurumdur. Bazı eylemlerin taklidi olan edebi türlerden biridir. Basit bir
deyişle, drama pandomim veya diyalogda bir hikâye sunan düz yazı veya mısra kompozisyonudur. Drama kelimesi Yunanca bir kelime olup eylem
veyahut hareket anlamlarına gelmektedir. Eski Yunan filozofu Aristoteles bu terimi
Poetik adı verilen çok etkili bir incelemede kullandı. Bu metinde Aristoteles,
kompozisyonlarında yaygın olarak tanınabileceğini düşündüğü temel özelliklere
göre farklı şiir biçimlerini sınıflandırmıştır.
Bir tiyatrodaki izleyicilerin önünde "harekete geçen" şiirsel
kompozisyonları tanımlamak için "drama" terimini kullandı.
Aristoteles, drama “şiir” biçimlerini tanımlamak için genel bir terim olarak
sunarken, bu kategoride komedi ve trajedi de dâhil olmak üzere farklı
kompozisyon türleri tanımladı. Romalı teorisyen Horace, amaçlarının ya memnun
etmek ya da öğretmek olduğunu öne sürdüğünde, bu şiirsel biçimlere başka bir
bakış açısı getirdi. Her ne kadar Aristoteles'in dramaların orijinal
değerlendirmesine ek olarak dramadaki çeşitli tanımların ve gelişmelerin göz
önünde bulundurulması gerekse de, tanıttığı sınıflandırma terimlerinin çoğu
bugün hala kullanılmaktadır veya tartışılmaktadır.
Tüm sanatlar gibi Drama da öğrencilerin başkalarıyla iletişim
kurmalarına ve bunu yeni yollarla anlamalarına olanak tanır. Drama ayrıca
öğrencilerin tolerans ve empati geliştirmelerine yardımcı olur. Öğrencilerin kendi dünyaları ve kendileri
hakkındaki algılarını desteklemektedir. Dramatik keşif, öğrencilere başka türlü
ifade etmeleri mümkün olmayabilecek duygu, düşünce ve hayaller için bir çıkış
sağlayabilir. Sadece birkaç dakika için, BAŞKA
BİR OLABİLİRSİNİZ, yeni bir rol keşfedebilir, kendi yaşamınızdan
kaynaklanan gerçek sorunlara ya da edebiyat ya da tarihsel figürlerde
karakterlerin karşılaştığı sorunlara yönelik çeşitli kişisel seçimleri ve
çözümleri deneyebilir ve geliştirebilirsiniz. Bu, eylemlerin ve sonuçların incelenebileceği,
tartışılabileceği ve gerçek anlamda bu tür deneylerin "gerçek"
dünyada yol açacağı tehlikeler ve tuzaklar olmadan deneyim edilen GÜVENLİ bir Atmosfer de olabilir.
Okullardaki Dramatik Sanatların belki de en önemli nedeni budur. Yine
de Drama'nın yapabileceği çok daha fazlası var. Tüm Dramanın merkezinde İLETİŞİM vardır. Tüm sanatlar gibi
Drama da öğrencilerin başkalarıyla iletişim kurmalarına ve yeni yollarla
anlamalarına olanak tanır. Belki de diğer sanat türlerinden daha fazla olan
Drama, günümüzün giderek artan bilgi merkezli dünyasında gerekli olan
iletişimin PRATİK yönleri konusunda da eğitim vermektedir.
Dramatik etkinliğe katılım, öğrenciye hayatın her alanında iyi hizmet
verecek olan ÖZ KONTROL ve DİSİPLİN'i gerektirir. Drama öğrencileri,
birlikte çalışmayı, işbirliği yapmayı, bir grubun her üyesinin katkıda
bulunabileceği en iyi yolu bulmayı ve başkalarının bakış açılarını ve
katkılarını dinlemeyi ve kabul etmeyi öğreneceklerdir. Drama, öğrencileri
hiyerarşik olmaktan ziyade giderek TAKIM
ODAKLI bir dünyada yaşama hazırlamaya yönelik önemli olarak
nitelendirilebilir. Bu nedenle drama eğitimi oldukça elzem olarak kabul edilir.