Biz bir ideal uğruna yola
çıkmış bir eğitim kurumuyuz.
1999 yılının sıcak bir
Ağustos gününde başladığımız kuramsal çalışmalarımıza her yıl artan bir heyecan
ve azimle devam ediyoruz,
Biz her gün sayısı artarak
büyüyen, bugün alanında otorite olan elli beş uzman eğitmen ve sanatçısıyla,
öğrencileri ve velileri ile kocaman bir aileyiz.
Biz insanları, hayvanları,
doğayı seviyoruz. Bu sevginin tohumlarını erken yaşta çocuk ve gençlerin
kalplerine ekmenin geleceğimizi güzelleştireceğine inanıyoruz.
Günümüzde uygulanan ve
öğrenci merkezli en etkili eğitim disiplinlerinin başında gelen “Yaratıcı
Drama” Tekniğini kullanarak, 7’den 70’e birçok insana “Özgür bir ortamda
bireysel gelişimlerini serbestçe gerçekleştirebilme” olanağı sunan eğitim
metodolojisinin Türkiye’de çocuk ve gençlerle yönelik eğitim programlarını
oluşturan ilk eğitim kurumuyuz, öncüyüz.
Aynı eğitim metodolojisi ve
yaklaşımla Kurumsal Eğitimler veriyoruz ve tamamen özgün eğitim içerikleri
tasarlıyoruz.
Uzun soluklu Sosyal
Sorumluluk Projelerinin hem tasarımını hem oluşumunu hem de saha uygulamasını
yapıyoruz.
Kurulduğumuz yıldan bu yana
yetiştirdiğimiz öğrenciler, geliştirdiğimiz müfredat, metot ve projeler ile bir
“Ekol” olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Söyleyecek ve yapacak daha
çok şeyimiz var; Dünyadaki bütün
gelişmeleri yakından takip edip, eğitim sistemimize ve projelerimize aktararak,
sürekli geliştiriyor, yenileniyor ve ilerliyoruz.”
Kuruluş yılımız olan
1999’dan bu yana geçen dönemde yaptığımız her işte sürekli yeni ve farklı
fikirler, çözümler üretmeye çalıştık. Kendi özgün müfredatımızı geliştirdik.
Birçok yaratıcı projeye imza attık ve atmaya devam ediyoruz.
Kurum geleneğimiz gereği,
doğruya giden yolun tek olmadığını bilir daha iyisini, daha pratiğini ve daha
verimlisini bulabilmek için alternatif yöntemler araştırırız. Çağa ayak
uydurabilmek için, rutine girmemenin, yaratıcılığımızı kullanmanın gerekli
olduğunu biliriz. Bıkıp usanmadan alternatif proje ve programlar üzerinde çalışırız,
bunu büyük bir keyif ile yaparız. Biliriz ki insanlar ve kurumlar yaratıcı
olabildiği sürece öncü olurlar.
